Salı, 13 Ocak 2015

Referans konu ile ilgili yazınız ve öneri fikir projeniz elime bugün geçti. İnceledim ve emeği geçenlere teşekkür ederim.

Öncelikle bu beton yığınının yıkılması ve yerine çağdaş "24 saat yaşayan spor kompleksi" şeklinde yeniden inşa edilmesi fikrinize % 100 katılıyorum.

Bu projenin İZTO önderliğinde gerçekleştirilmesi hamlesi, şehrimizin dinamiklerini harekete geçirmek adına, sevindirici bir gelişme... Helal olsun diyorum tüccarlarımıza...

Yıllardır futbolun içinde olan ve özellikle Avrupa’da maçlar seyretmekte olan bir futbolsever ve futbol sosyal girişimcisi olarak bazı temel konularda görüşlerimi ifade edeceğim.

Dünyada artık 53.000 kişilik stadyumlar revaçta... Çünkü seyircinin kendini oyunun içinde hissetmesi çok önemli... Çok tepelere çıktıkça dikkat dağılıyor, maraza çıkıyor !..

Henüz yeni yapılmış 53.000’lik Stadyumlara örnek;

- San Mames Stadyumu – Athletic Bilbao – 53.000 seyirci – 160 milyon € maliyet... 2 ay önce oradaydık. Allianz Arena’dan esinlenmişler... Müthiş bir ambians vardı... 5 yıldız *****

- Bizden ise, henüz yeni yapılmış olan Türk Telekom Arena var – Galatasaray – 53.000 Seyirci – 160 milyon € maliyet... Çok modern...

- Yılda 5 - 6  tane Premier Lig maçı izliyorum... Birçok ünlü İngiliz kulübünün seyirci kapasitesi 40 ~ 50.000 bandında...

- Manchester City – Etihad Stadyum – 48.000,

- Liverpool – Anfield - 46.000,

- Chelsea – Stamford Bridge – 43.000.

- Önerim:  Yeri 5 metre derine hiç kazmayalım. 26 sıralık yeni alt tribün önerisini projeden çıkaralım. 53.000 kişilik olur, ideal olur...

2) 13 tane kapı çok az ! Seyirci içeriye kuşlar gibi hür ve özgür girecek Ekrem abi...

Şimdiki Atatürk Stadı’nın girişinden hiç farklı olmamış proje... Bu stadyuma giriş ve çıkışlar en önemli eziyetlerin başında geliyor !..

- Önerim: 26 tane Ana Giriş Kapısı ve Çift Turnike olmalı var... A Kapısı’ndan Z Kapısı’na kadar 26 adet ana kapı...

İçeri girince de A1 ve A2 şeklinde ikiye yönlendirme ile toplam 52 noktadan tribünlere çıkışlar...

İşte o zaman stadyum 10 dakikada doluyor, 15 dakikada boşalıyor...

3) Tribünlerin geometrik şekli: Elips şekil dönemi biteli çok oldu, artık dikdörtgen...

Saha net ölçüsü 68 x 105 m. dikdörtgen... Tüm kenarlarda 5’er metre boşluk yeterli... Dedim ya, seyirci yakın olacak sahaya...

Yani brüt Çim Alan 78 x 115 metre Dikdörtgen... Bu ölçülerden hemen sonra tribünler başlıyor...

- Önerim: Tribünler, İngiltere ve İspanya’da olduğu gibi, dikdörtgen biçimli ve oyun çizgisine 5 metre mesafeden başlamalı...

Aşağıda gördüğünüz üzere, atletizm’n bir sürü branşı var... Sadece sahanın etrafında koşulmuyor...

Gülle, cirit, disk ve çekiç atma var. Engel havuzları var. Yüksek, uzun ve üç adım atlama kum havuzları var. Sırıkla atlama var...Keşke çocuklarımızı önce atletizm ve yüzmeye yönlendirebilsek...

5) Projeye kapalı spor kompleksi (içinde olimpik yüzme havuzu da olan) ilave edilmesi önerim; Sağ olsunlar 1 ay önce Pamukkale Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi bizi panele davet ettiler... Gittik, gözlerime inanamadım.,. Her yer pırıl pırıl... Düzen oturmuş... Çok mutlu oldum...

Ekrem ağabey, üniversite demişken, bana göre öbür tarafa yanında götüreceğin en önemli sevabın, İzmir Ekonomi Üniversitesi... Evet, İzmir Ekonomi Ünv. senin eserin... Ne mutlu sana...

20 yılı aşkın zamandır tüccarların gönlüne giriyordun, İzmir Ekonomi ile hemşehrilerinin de gönlüne girdin...

Balçova’dan geçerken, ellerinde kitaplarıyla gençleri gördükçe, içimden “Allah razı olsun Ekrem abiden..” diyerek geçiyorum...

Pamukkale Ünv. bir spor Kompleksi yapmış ki, İzmir’de zaten yok da, yakınlarımızda nerede vardır, bilmiyorum... Buradan Rıdvan Ekmekçi hocamıza çok selam ve sevgiler...

Seyirciyi 72.000’den 53.000’e düşürdük ya, buradan yapılan tasarruf ile, aynen bu kompleksi buraya ekleyelim... Mimar bey bile Denizlili imiş... Allah ondan da razı olsun...

Öyle suni çim sahalar yapacağız ki, tabii çim olup olmadığını kimse ayıramayacak... Bir kere yapacağız ama pir yapacağız...

Amatör takımlarımız, Çamdibi’nin, Bornova’nın çocukları sabah girsinler, gece 10’lara kadar oynasınlar... Yer olsa da yapmışken 3 tane yapılsa...

Şimdilik bu kadar,

Bu konuştuklarımız “Gerçek” olur mu dersin..:)

Ben bilmem, beni aşar...

Biz mi ?

Biz “Az aşımız, kaygısız başımız” misali, Selçuk Belevi’deki arazimizde 8.000 kişilik minik portatif bir stadyum yapıp, göçebelikten kurtulmayı planlıyoruz...

Böylesi önemli bir Kent Projesi’ne önayak olmanız nedeniyle, sizi ve İZTO Yönetim Kurulu üyesi dostları muhabbetle kucaklar, selam ve saygılarımı sunarım.