‘O’ NASIL YAPIYOR ? BEN NEDEN YAPAMIYORUM?
İnsan, hayvan, bitki, bakteri ya da bir virüs fark etmez, bireysel sınırlarımızı görebilmek için, maksimum potansiyelimiz de ne var acaba? -sorusunun cevabına giden tek yol odağı artırarak kaliteli tekrarlar yapmaktan geçer.
Pazartesi, 30 Ocak 2023
İster cirit atmak, ister bir enstrüman çalmak ya da serbest vuruş kullanmak olsun herhangi bir fiziksel beceriyi en iyi şekilde yapabilmek için pratik/tekrar gerekir. Pratik yapmak, bir beceriyi veya yetersizliği geliştirmek amacıyla, istenilen becerinin basamaklarını belirli aralıklar ile (setler/günler/haftalar) tekrarlamaktır. Yapılan tekrarlar sonucunda ise hedeflenen beceri, daha iyi, daha hızlı ve daha güvenli yapılır.

Peki geliştirmek istediğimiz bir özelliğimizi sürekli tekrar yapınca beynimizde ne değişiyor da, yaptığımız hareketler, beceriler gelişiyor?

Nasıl oluyor da push up yaptıkça daha iyi yapıyorsun?
Veya çalım attıkça daha iyi atıyorsun?
Veya resim yaptıkça, müzik yaptıkça nasıl daha iyi yapıyorsun?
Beyinde ne değişiyor da bu komutlar daha doğru ortaya çıkıyor?

Beynimizde iki türlü sinir dokusu vardır:



1. Gri madde,
2. Beyaz madde.

Gri madde; dokunarak, görerek, arkadan yaklaşan savunmanın ayak seslerini duyarak, hissederek dışarıdan gelen uyarıları toplar, değerlendirir ve gerekli yapılacak komutları beyaz maddeye iletir. Beyaz madde de bu bilgileri buradan sinir hücrelerine iletir.
O an istenilen beceri bilgisi, yani şut mu çekeceksin? Pas mı vereceksin? Yoksa sadece reflekslerin ile aniden yön mü değiştireceksin? Bu ve benzeri bir çok bilgi o an da beynin gri maddesinden, AKSON adı verilen bir sinir lifi aracılığıyla omuriliğe, oradan da kaslara iletilir ve ihtiyaç duyulan hareket açığa çıkar.



Peki belirli ve düzenli aralıklar ile tekrar etmek; çevresel bilginin girdiği an ile istenilen doğru hareketin ortaya çıktı an arasındaki tüm süreci nasıl etkiler?
Beyaz maddeden aksonlar aracılığı ile yolculuğa başlayan istenilen hareket bilgisi, miyelin adı verilen yağlı bir zar ile sarılı olan sinir zincirleri ile kaslara aktarılır. Tekrarlar yaparak bu yapıda değişen şey ise işte bu yağlı ‘miyelin kılıfdır’.
Miyelin kılıf, elektrik kablosundaki yalıtkan dış katmana benzer. Beyinden gelen bilginin omuriliğe oradan da kaslara sorunsuz ve mümkün olan en kısa yoldan ve en hızlı şekilde iletilmesi için sinir zincirlerini sararak yalıtım yapar, beyinin kullandığı elektrik sinyallerindeki enerji kaybını önler. Bilginin, daha kaliteli kaslara ulaşmasını sağlar ve o an da ihtiyaç duyulan hareket daha kaliteli ortaya çıkar.

Örneğin; Tugay’in attığı free kick golü ya da Arif’in çalımları; Tugay’ın beyni ile kasları arasındaki sinir ağının miyelin kılıfı birazcık daha ince olsaydı, beynin o an ki hesabına göre; istenilen topa vuruş postürü biraz daha beyinden gelen sinyale geç cevap verecek ve topa vurması gereken noktanın yarım cm daha sağına vb. vuracak ve topu yan ağlara takacaktı. Yani ‘Düşündüğünü Yapamamış Olacaktı!!!’ ve muhtemelen elleri başının arasında ‘ah bee’ diyor olacaktı. Sebebi; beyin doğrusunu düşündü ve hesapladı ama bilgi kaslara giderken yolda kayıplara uğradı…
Beyinden kaslara aksonlar tarafından iletilen bilginin, Miyelinsiz nöronlarda impuls iletim hızı 2m/sn iken, Miyelinli nöronlarda 100m/sn’dir (Fizyoloji, Sinir Sistemi, www.acikders.ankara.edu.tr). Yani miyelinli nöron hızı yaklaşık 50 kat daha fazladır.
Ratlar ile yapılan bazı çalışmalar, fiziksel bir hareketin tekrarının aksonları yalıtan miyelin kılıfının katmanlarını da arttırdığını öne sürmektedir. Ne kadar çok miyelin katmanı akson (sinir) zincirlerini sarar ise yalıtım da o derecede kaliteli olur ve sinyal/bilgi/komut akışı hızlanır.



Yön değiştirme hızını belirleyen, bir an da iki kişiyi oyundan düşüren, hızla düşünülmüş ve şimşek gibi yapılmış hareketler birçok elit sporcuya göre kas hafızası olarak da nitelendirilir. Aslında kasların hafızası yoktur. Elit atletlere ve sanatçılara daha hızlı, daha güçlü, daha ritmik ve aynı zamanda daha doğru hareketlerin ortaya çıkmasında sinirsel yollarla üstünlük sağlayan şey, sinir zincirlerini saran ‘miyelin kılıfın gelişmesidir’.
Peki, bir beceri de uzmanlaşabilmek için miyelin kılıfı geliştirerek maksimum sinir hızına daha hızlı nasıl çıkarım?
Bir beceri de uzmanlaşmanın kaç saat, gün, ay, yıl gerektirdiğini hesaplayan henüz net bir kanıt olmasa da, uzmanlaşmanın sadece tekrar yapmakla alakalı olmadığı, yapılan hareketin niteliğinin de çok önemli olduğu bir gerçektir.
Bir nota üzerinde yüzlerce defa geçiş yapmak ya da Pull Up (Barfiks) yapmak fark etmez, miyelin kılıfın gelişmesi için tekrar edilen hareketin kaliteli ve uygun postürde yapılması daha önemlidir. Etkili yani kaliteli yapılan tekrarlar yoğun odak gerektirir. Odak arttığı zaman zayıf bilgi yolları tamir edilmeye başlar.
Peki kaliteli tekrar yapmak hedefimiz ise, kaliteyi nasıl artırırız? Burada iki konu var;
1. Odağı arttırmak; inanarak, gelişeceğini bilerek (miyelin kılıfın gelişeceğini bilerek) yapmak,
2. Hayal etmek; ne yapacağını, nasıl yapacağını beyninde canlandırmaktır.

İnsan, hayvan, bitki, bakteri ya da bir virüs fark etmez, bireysel sınırlarımızı görebilmek için, maksimum potansiyelimiz de ne var acaba? -sorusunun cevabına giden tek yol odağı artırarak kaliteli tekrarlar yapmaktan geçer.
Tek bir tekrarı kaçırdığında bir başkasının miyelin kılıfının daha da kaliteli hale geldiği ve yarışta bir adım öne geçtiği unutulmamalıdır.