Değerli Altınordu Çalışma Arkadaşlarım ve Futbol Kamuoyu,
Bugün itibariyla Altınordu FK “Kurumsallaşma” yolunda önemli bir adım atmaktadır..
Altınordu Arması’nı resmen emanet aldığımız 08.08.2012 tarihinden bugüne tam 6 yıl geride kaldı.
6 yılda 60 yıllık iş yaptık desek yeridir hani..
Atmış Yıl Artı İki Dakika
Picasso bir gün bir restorana gider. Restoranda çalışan ve Picasso’yu tanıyan garson bir ricada bulunur;
─ Efendim bana bir şeyler çizip verebilir misiniz anı olarak?.. Çocuklarıma, torunlarıma göstereyim, der.
Picasso hemen bir şeyler çizer, imzalar ve garsona uzatır. Garson;
─ Bu benim için öylesine değerli ki, diye sözüne başlamışken,
Picasso lafını keser ve:
─ Evet, gerçekten öyle. O elindeki çizim tam 100 bin dolar, der.
Garson, dehşete kapılmış bir halde:
─ Aman efendim, 2 dakika bile sürmedi çiziminiz. Nasıl bu kadar pahalı olabilir? diye sorar.
Picasso hemen o unutulmaz cevabını verir:
─ 2 dakika değil. 60 yıl artı 2 dakika..
Bizimki de böyle işte.. Tam 47 yıl öncesinden, yani 16 yaşımdaki hayalimi gerçekleştirme yolunda harcanan bir ömür..
“Top” ile ilişkim, çok sevgili babaannemin deyişine göre, ben 3-5 aylıkken başlamış.. Topumla uyurmuşum mesela..
“Futbol” ile ilişkim ise, 5 yaşımdan itibaren sevgili babamın beni İzmirspor maçlarına götürmesiyle.. Yani Türkiye Profesyonel Futbol Ligi’nin 20 takımlı ilk sezonu olan 1959/60 sezonunun seyircilerindenim..
İzmirspor takımıyla, efsane Kaptan Turgay Meto’nun elinden tutup 2 defa sahaya çıkmışlığım da vardır..
Sonrası tam bir hüsran :(
Tornacı ve sıcak demir haddeciliği ustası olan babam aydınlandıkça, daha doğrusu okumuş yazmışlardan kazık yedikçe, ‘okuyacaksın’, ‘bu kalemi öğreneceksin’, ‘adam olacaksın’, ‘kardeşlerine örnek olacaksın’ teraneleri had safhalara ulaştı. Yani anlayacağınız cennetten çıkma hallere muhatap oldum “top” yüzünden!..
Babama verdiğim sözü tuttum, adam (!) oldum, ODTÜ İşletme’yi hem okuyup, hem çalışarak tamamladım.. Şahitlerim var, yaşıyorlar..
İş adamıyım ama aslında tam tekmil bir spor adamıyım..
Her türlü sporu yapmaya elim, ayağım yatkın, spor yaparken çok mutlu oluyorum, mental olarak dinleniyorum..
Futbol en önde tabii ki, sonra tenis, ardından yüzme, dalış ve oltacılık, Babadağ’dan Ölüdeniz’e paragliding, Dalaman Çayı’nda rafting.. Hepsini yaptım.. Özellikle doğaya karışmayı, kaybolmayı çok seviyorum..
Hiç bir şeyi “soft”, yani yumuşak, yani ucundan tutarak yapmayı bilemedim..
Bu huyum sayesinde çokça kazandım, ama bir o kadar da çevremden direnç gördüm!..
Toplum/Çevre doğal olarak yeniliğe açık değil, elindeki ile yetinmeyi seçiyor, riske girmek istemiyor.. Hep eldeki kuş diyor, daldaki kuş’u yakalayıncaya kadar kim öle kim kala!..
Eldeki kuş rutin, yeknesak, yarın ne yapacağını bilmek, hatta öbür günü, öbür günü!.. Bu “yaşamak” değil dedim hep kendime..
Hep daldaki kuş ile iletişim kurmaya, hep kendimi aşmaya çalıştım, ama kimseye zarar vermeden..
34 yaşımda “Futbol Yöneticiliği” ne soyundum..
Çıraklık dönemimde, henüz ilk yılımda 35 yaşımda, 1990 yılında 3. Lig şampiyonluğu yaşadım, damardan girdi bu hastalık..
42 yaşında kulüp başkanı iken, lejyonerlerden büyük bir tokat yedim, kendime geldim, kıbleye yöneldim > Serpil Hamdi Tüzün hocamızın Öz Kaynak Sistemi’ne..
44 yaşımda iki yıllık emeklerimizin karşılığını Türkiye B Gençler Şampiyonluğu ile yaşadım..
54 yaşımda. Kalfalık döneminde 2. Lig şampiyonluğu, 55 yaşımda 1. Lig şampiyonluğu ve değişik yaş gruplarında 3 tane Türkiye Gençler Şampiyonlukları yaşadım..
Ustalık dönemim olan Altınordu Arması Yedieminliği görevimde ise, yapmakta olduklarımız futbol kamuoyunun önünde..
Kargadan başka kuş tanımayız > İşimiz “Futbol”..
Berberiz saç keseriz > Ama erkek berberiyiz..
Gaza gelmeyiz > Her dağın kendine göre dumanı var.. Süper Lig’de orta sıralarda yer alan bir takımın isim hakkı 70 Milyon TL = 12 Milyon Euro yapar.. Taşıma suyuyla değirmen dönmez!.. Temelsiz bir yapı eninde sonunda çöker!..
Bu nedenle Süper Lig’e 2000 ve 2001 doğumlu “Evlatlarımız”la çıkacağız inşallah.. 2023 olur, 2024 olur, ne zamansa o zaman.. Denize düşersek de (yani erken çıkarsak da) aman Süper Lig’de tutunalım diye yılana sarılmayacağız !..
Peki ben bir fani değil miyim?..
63 yaşımdayım, bunu en iyi bildiğim dönemimdeyim..
Babaannemi, amcamı, halalarımı, anneannemi, anne dedemi, dayımı, babamı, anneciğimi hepsini öbür tarafa uğurladık ve çok seneler geçti hiç dönen yok..
• Herkes merak ediyor ?..
• Altınordu’nun Geleceği ?..
• İşte huzurlarınızda Altınordu’nun Kurumsal Geleceği ;
1. Altı yıldır birlikte olduğumuz ve bize dışarıdan gönüllü destek veren Barış Orhunbilge, bugünden itibaren Altınordu FK CEO’sudur.. Hayırlı olsun..
Barış Orhunbilge % 100 Altınorduludur.. Altınordu tarihinde ünlü Hikmet-İsmet Orhunbilge Kardeşler vardır.. Hikmet abinin oğlu, rahmetli İsmet abinin de yeğenidir..
İsmet Orhunbilge ismi Selçuk’taki tesislerimizde yaşatılmaktadır.. Barış’ı büyüten Anne Canan Hanım’a takdirlerimi ve saygılarımı sunuyorum..
Barış Orhunbilge, 18 yıldır çalışmakta olduğu Axa Sigorta Şirketi’nde Ege Bölge Müdürü pozisyonunda iken, üstlerinden Altınordu’nun bana ihtiyacı var, diyerek izin istemiştir..
Axa Sigorta üst yönetimine, göstermiş oldukları hoşgörü ve olgun davranış nedeniyle, sonsuz sevgilerimi ve dostluk duygularımı sunmak isterim..
2. Dört yıldır yönetim kurulumuzda olan yeğenim Kenan Özkan, bugünden itibaren Altınordu FK Başkan Vekili’dir.. Hayırlı olsun..
Kenan Özkan 30 yaşında olup, mekatronik mühendisidir.. Demir-Çelik işimizde dış ticaretten sorumludur. İşi gereği Avrupa ve Dünya’yı dolaşmakta, yeni fikirleri, çok hızlı değişen dünyayı bize ulaştırmaktadır..
Önceliği DAİMA Özkan Demir Çelik olmakla birlikte, Altınordu Organizasyonu’na özellikle yurt dışı temaslarımızda çok yararı olacaktır..
3. TFF’de dokuz yıl Uluslararası Organizasyonlar İletişim Sorumlusu olarak görev yapan Aydın Güvenir, geçen ay aramıza katılmış olup Altınordu FK Dış İlişkiler Yönetmeni olarak göreve başlamıştır..
Aydın Güvenir UEFA, FIFA ve ünlü Avrupa Kulüpleri nezdinde kalıcı ilişkiler kurmamız yolunda çok önemli bir üst görev üstlenmiş bulunmaktadır.. Hayırlı olsun..
4. TFF ve diğer kulüplerde takım ve sporcu performansı gelişimi üzerine çalışmaları bulunan Namet Ateş, bugünden itibaren Altınordu FK Eğitim Koordinatörü olarak göreve başlamıştır..
Namet Hocamız ile U6’lardan başlayıp U19’lara kadar tüm teknik müfredatı hazırlayacağız.. Bizde bilgi çok birikti.. Günü yakalamak için koşuşturmaktan Ar-Ge gibi işlere vakit ayıramıyoruz..
Namet Hocamız içimizde, izleyen, eleştirel gözle bakan, düzeltme ve geliştirme yönünde devamlı arayış içinde olan bir üst düzey teknik adam pozisyonunda her yerde olacak, herkes ile iletişim kuracak, herkes ile işbirliği yapacaktır..
Altı yıldır süregelen gelişim dönemimizde 70 Tam Zamanlı Antrenör, 50 Tam ve Yarım Zamanlı Destek Personeli ve 50 Tam Zamanlı Hizmet Personeli ile bugünlere geldik..
Patronajlı Üzüm Salkımı Modeli uygulamaktayız.. Herkes birbirine değiyor.. Ast/Üst İlişkisi ancak bir net görüş ayrılığı olduğunda ortaya çıkıyor..
Artık patronajı hafifletme, gerçek kurumsallaşmayı yavaş yavaş ön plana çekme zamanı geldi.. İlk başlar zor olacak ama sonrası daha güvenli ve daha risksiz olacak..
Ben Altınordu çalışma arkadaşlarıma çok güveniyorum. Hepsinin gözlerinin içine baka baka konuşuyor, hepsiyle tek tek el sıkışıyorum.. Negatif enerjiyi hemen hissederim..
Altınordu FK Organizasyonu Pozitif Enerji’dir ve daima öyle yaşayacaktır..
Ev halini hobine karıştırma..
Bu söz, babamdan büyük vasiyettir..
Hikayesi vardır, yazılmaz, orta yerde anlatılmaz..
Ama bu “Futbol İşi” bizim hobimiz olmaktan çıkalı çok oldu.. Yani artık işimiz oldu..
Babama verdiğim söz nedeniyle bugüne kadar hep es geçtim.. Ama artık zamanı geldi..
35 yıldır benim gibi yerinde duramayan, dur durak bilmeyen “hiperaktif” bir adamı çeken, koruyan, kollayan ve sabreden sevgili eşim Tülay Hanım’a hepinizin huzurunda minnet duygularımı sunuyorum..
Sevgili eşimin hakkını ne yapsam ödeyemem.. Bunu bilmem, kavramam yıllarımı aldı.. Değişmeye, durulmaya, sakinleşmeye çalışacağım, söz veremem, ama çabalayacağım.. Bunu bilmem bile bana yeter zaten..
SAĞOL TÜLÜM.. Binlerce çocuk da sana SAĞOL TÜLAY TEYZE diyorlar, duyuyorum..
Kalın Sağlıcakla,
Seyit Mehmet ÖZKAN
Toprağı Balkanlar’dan, Tohumu Anadolu’dan bir Don Kişot..